“Git gidebildiğin kadar uzağa, Gideceğin yolun sonunda bekliyor olacağım. Bıraktığın gün hissettiklerini Yine hissedeceksin, vardığını sandığın o durakta. ‘Gidiyorum zannedeceksin, Gittim işte, bitti diyeceksin kendi kendine..’ Bitmeyecek.. Öyle kolay bitiremeyeceksin beni.. Baktığın yerde, Tuttuğun elde, Dokunduğun tende, Seni seviyorum derken, gördüğün o gözde bile ben olacağım. Kafanın içini, zihnini, düşüncelerini Belki de, kalbini kemirecek aklından çıkmayışım! Kulağın her çınladığında, ben geleceğim aklına, Acaba beni mi andı diyeceksin, umutsuzca.. Senin de canın yanacak.. O zaman anlayacaksın, bir adım öteye gidemediğini... Çok geç olacak her şey için. Ne gidebileceksin benden, ne dönmene müsaade edeceğim. Öylece kalacaksın sen de benim gibi Ne yapacağını bilmeyen, kandırılmış bir çocuk misali. Canın acıyacak Çareler arayacaksın.. Araf'ta kaldığını anlayana dek çabalayacaksın ama Yol yok, çıkmaz sokaktasın. Sen de, ihanetin bedelini, böyle ödeyeceksin..