GEÇ KALANLAR İSTASYONU

Bir tren kalkar bu istasyondan Geç kalmış yolcuların her biri Kimi hayata, kimi sevdaya, Kimi de kendine geç kalmış! Kabullenmekten uzak, çok trenler yolcu etmiş bu uğurda.. Rayların üzerinde bir demir yığını Her birinin yüzünde aynı ifade Hüzün dolu nefesler, hırıltı korosu… Hafif meşrep bakışlar arasında geçip gidiyor köy manzaraları… Kiminin nemli, kiminin ıslak Bu yaş’lı gözler geç kalmışlığın aynası… Bir tren kalkar bu istasyondan Geç kalanların treninde sessiz vagonlar Vagonlar arası sohbetlerde yalnızca çakmak sesleri Görmek için gözlerini ovuşturmalı Öyle alacalı bolacalı etrafta baca gibi tüten sigara dumanı Yaşamaksa bu! İnsan böyle yaşlanmamalı… Bir tren kalktı sessizce Ne bir korna sesi, ne bir vedacı gidenlerin ardında Dönen olmadı o seferden geç kalanlar istasyonuna… Her geç kalmışlığın hikayesi ayrı Tarifi yok tabii… Yolun sonunda her birinin kaderi aynı! Sessiz vagonlar içinde geç kalanlar Geç kalanların içinde; Çığlıklar, bağırışla...