Kayıtlar

Ekim, 2024 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

ÖZGÜRLÜK

Resim
Yeni yetme sevdalar, manevi yokluk sınırında sınıfta kaldı... Özgürlük, özgürlük sınırını aştı Saf kalpler yerini dibi görünmeyen bulanık sulara bıraktı İnsani duygular sınıfta tek ayak üstünde! Çocuklar çift dikiş olmasın, okusun, büyük adam olsunlar diye Saygı, anne babalar tarafından sınıfta bırakıldı! Huzuru yaşatacak bilinci arar oldu, beylik ihtişamında küçük beyinler Ve sevgi tanımını kaybetti arka sokağın yerel mahkemelerinde Özgürlüğün en yaş hali, koca bir neslin kıyameti! Tuzak kelimeler tutsak sevgi bahçesinde Gerçeklikten uzak verilen vaatler Yüz yüze gülüşmeler samimiyet yoksunu Yasak sevişmek bir insan nefsinde Tutulmayan sözler yüzünden, aşk kurban edildi ayak üstü sevmelere Sorumsuzluk sorgulamanın önünde engel Tutuşmalar alevsiz, tartışmalar seviyesiz bu yerde Koca bir nesil, koca bir boşluk yaratıldı! Hoşgörü kimsesiz bir öğrenci, dışlanır suni teneffüs saatlerinde Zorunlu eğitim uzatıldı milli eğitim takvimlerinde Ve çift dikiş yasaklandı anne babal

HİÇ

Resim
Hiçlik vardı bir de duyguları savuran Savrulan bendim bu kez Ve rotası kaybolan bir hiçtim ben Umuda uzak bir ben yaratmıştım Ve en kötüsü kendimi koruyamaz olmuştum, yine kendimden Hiçlikti hissettiğim Her şeyin anlamını yitirdiği yalnızlık hissi! Hayat işte bir nefes kadar kısa Ömür işte geçip gidiyor ve nefessizlik sandığımızdan daha yakın Ben bir hiçtim geleceği olmayan Yeri yöresi, kaderi kederi her ne varsa işte Bilinmezliğe açılan yelken… Bir hiçtim sevdiklerine ömrünü adayan Bir hiçtim ben kimse üzülmesin derken kimsesiz kalan… Böyleydim işte herhangi bir şehirde yapayalnız yürüyen Ve yalnızca hiçlikti içime işleyen! Gizlerdim ağladığımı ama erkekler ağlamaz diye değil Böyleydim ben! Fırtınalar kopardı içimde Henüz çocuktum ama söyleyemezdim kimseye Kendime anlatırdım kendimi Ve haykıramazdım içime akan kelimeleri Bir hiçtim! Karanlık sokağın kuytu köşesinde gözyaşlarını içine döken Hiçtim işte! Herkese yetişirken, bir kendine geç kalan…